as long as

  1. sürece, müddetle, şu şartla ki, şartıyla.
    as long as I live: ömrüm oldukça.
    You can go out,
    as long as you promise to be back before 11 o'clock: Saat 11'den önce dönmek şartıyla gidebilirsin.
  2. (bkz: as )2 (19).
kaydıhayat şartıyla
istediğiniz kadar Adverb
istediğin kadar Adverb
dilediğiniz kadar Adverb
dilediğin kadar Adverb
bir karış (asık) surat (gerçek üzüntü hallerinde kullanılmaz).
He came in with a face as long as a
fiddle: Bir karış suratla içeri girdi.
fiyat artışını mümkün olduğu kadar geciktirmek Verb
suratı asık olmak Verb
suratı bir karış olmak Verb
bir karış surat asmak Verb
… sürece, şartı ile.
You may borrow the book so long as you keep it clean: Kitabı temiz tutmak şartı ile ödünç alabilirsin.
...'diği sürece